30 Mayıs 2011 Pazartesi

Doğumgününden..

Aslında benim en büyük ganimetin sağlığım ve ailem ama doğumgünü vs. gibi günlerde insan işin eğlence kısmı olan ganimetleri de topluyor :D

Annem,babam,2. annem(ablam) ve artık ailemizin bir parçası olan abim dediğim Ömercik(eniştem) iyi ki varsınız sizleri çok seviyorum.



Doğumgünü ganimetlerimden yüzümü en çok gülümseten bu minik süzgeç yavrusu oldu :)


Eniştem aldıkları hediyelerin yanısıra muzipliğine bana bu süzgeci de almış :D
Şimdi bunun bi hikayesi var.Biz genelde ablam,eniştem üçümüz takılırız ve gezerken ben kesinlikle çeyizime bişiler bakıyor olurum.Hatta ablamın çokta önemsemediğinden dolayı bilmediği esse,bernardo bilmemneyi de ona  öğretip  pahalı tabak çanak alma alışkanlığı kazandırdığım için yer yer eniştem bana kızar.Sokma bunun aklına böle şeyleri,ablana da gösterip durma der :D

Bigün yine geziyoruz tabi nerde tabak çanak var ben orada.Çok uzun zamandır aklımda bu süzgeçlerin ya beyazını da ya da kırmızısını hatta ikisini birden almak  vardı:)

Efendim süzgeç deyip geçmeyin bu çok beğendiğim süzgeçler 25 tl civarında.İkea,bernardo,esse,5m Migros evet hepsinde de yaklaşık ederi bu.Birgün bu süzgeci alıcak oldum eniştem,"kızım sen manyak mısın bir süzgece bu para verilir mi altı üstü bi makarna filan süzecen yani git ucuz bişi al" demişti.Yok illa alıcam ama henüz evlendiğim yok belki birgün ucuzlar diyerek almayı ertelediğim bi üründü.

Dün de annemle pazara giderken bir züccaciyenin önünde gördüm o beğendiğim süzgeçlerin minikleri çıkmış hem de rengarenk.Dönüşte alırız, dönüşte de elimiz dolu başka zaman alırım derken yine alamadan eve geldim.Üstelikte fiyatı kendi gibi sevimli 5 tlydi :)

Akşam da doğumgünüm vesilesi ile ablamlara gittik bana ilk bu hediye verildi.Eniştem,"Fulyacım kusura bakma senin o çok beğendiğin süzgeçler pahalıydı onu alamadık ama yavrusunu alabildik" dedi ve bu minik yavru süzgeci verdi :D o kadar sevindim ki kalbim çok temizmiş dün bu süzgeç benim oldu :D
Bu minik yavru süzgecin annesini de daha sonra alıcam :)
 Büyüklüğünü göstermek için çektim bunu.

 Bunlar da diğer ganimetler :)

29 Mayıs 2011 Pazar

27

Bugün benim doğum günüm;öylesine birgün işte.
Yalnızlığın vermiş olduğu bir duyguyla demin baya bir ağladım :)
Ailem var evet çok sevdiklerim ama insan başka türlü sevgileri de tatmak istiyor bu hayatta.Size bişi söyliyim mi ailem ve dostlarım doğumgünümü kutlamasa inanınki üzülmem çokta sallamam böle şeyleri ama doğumgünlerimde içimi burkan bi tek şey var o da birinin en kıymetlisii en özeli olmayı istemişimdir hep bu günde.O en kıymetlisi olduğum kişi acaba bana ne sürpriz yapıcak die heyecan içinde olmayı isterdim.Bi yanım hep eksik.Şükrediyorum ama bazı duyguların eksikliğini çok fazlaca yaşıyorum.

Yine bir doğum günü yine yalnız bir gün yine anlamsız manasız ve benim için bomboş bir doğumgünü daha :(

Umarım bundan sonraki doğumgünlerimde birinin en kıymetlisi olurum ve özel günlerim benim için daha da bir anlamlı olur.

Benim için dua edin olur mu :)

22 Mayıs 2011 Pazar

Pazar Kahvaltısı

Bu sabah kahvaltı yapmak için Güzelbahçe/Yelki tarafındaki Locca Garden'a gittik.









Hiç hesapta yokken Güzelbahçe'den Seferihisar'a..

Altımızda araba olmadığı için Seferihisar'dan Sığacık'a..




Sığacık pazarında elemeği bi çok şey bulmak mümkün

Seferihisar-Urla tarafları enginarın yeridir.Zaten Egeliler enginarı pek severler.Ben malesef bu muhteşem tadı 3 yıl öncesine kadar hiç tatmamıştım ama artık vazgeçilmezlerim arasında :)
Tanesi 50 kuruştan 10 tane enginar aldık.İzmir'e nazaran daha uygundu fiyat.




Gördüğüme en sevindiğim ve şaşırdığım şey bu oldu;ipekböcekleri..
Biz küçükken modaydı;ipekböceği yetiştirme die bişi vardı bizim çoçukluğumuzda.
Ablam birgün ipekböcekleri hava alsın die kutusunu camın kenarına koymuştu ama rüzgardan sokağa uçmuşlardı ve ne yazık ki üzerlerinden araba geçmişti  ve biz bunu görünce çok ağlamıştık.
Öyle işte yok olmuş tükenmiş ipekböceklerini tekrar görmek beni gerçekten şaşırttı :)




Türk'ün aklı her zaman her yerde orjinal fikirlerle :)
















Altımızda iyi ki arabamız yokmuş.Hayır yani olsaymış İzmir'den girip Türkiye'nin öbür ucundan çıkıcakmışız yani :D

Çünkü gidiş-dönüş toplamda 7 araç değiştirdik.Hayatımda ilk defa bu kadar çok vasıta değiştirdim aynı gün içinde.Benim için keyifli bir gezi oldu;tam bir seyyah misali.. :)

20 Mayıs 2011 Cuma

İlk Çarpı İşi Çalışmam


Artık bloğum yeni bir kategori daha kazandı.
Kendime yeni bir hobi edinmiş bulunmaktayım.Öyle ki saatlerce bilgisayar karşısında oturup yapılan çalışmaları talan edip beynimi sulandırma derecesinde bu işe merak saldım :)

Kanaviçe hepimiz biliriz annelerimizin,ninelerimizin zamanında seccade,tablo,mutfak önlüğü,elbezi işlemişlikleri vardır elbet.

Fakat ben bu işe Lavantabahcesi'nin sahibi Ahu ablanın kanaviçeye kattığı kendi yorumlarını gördükten sonra vuruldum.İlham kaynağım kendisi ve zevkinin zevkimle birebir örtüştüğü,süper dekore ettiği evidir :)

Ev döşemesindeki zevkine ve kanaviçe tasarımlarına bayılıyorum.Bloğunu ilk keşfettiğim gün tüm arşivini bi kaç saat içinde talan etmiştim :)

Ahu ablanın bloğunu takip ettiğimden haberi bile yok,yorum da yazmadığım için beni tanımıyor da zaten :)

Ama şimdi gidip kendisine bana kanaviçeyi sevdirdiği için bir teşekkür edicem :)

Geçen yazımda İkea'dan kafamdaki projeler için beyaz çerçeveler aldığımı yazmıştım.İşte o projenin ilk çalışmasıdır bu :)


İlk çalışmam ablamın evine gidiyor :)

17 Mayıs 2011 Salı

İkea Çeyizimin Herşeyi

Yine boşladım buraları..
Okuyan da en son postumdaki arabaya kavuşup kaçtığımı filan sanıcak :)


Bu sıralar kafamda bazı proceler var,örnek çıkarma dolayısıyla netin başında saatlerce kaldığım oluyor,yazmıyor fakat takip ediyorum.

Keyfim yerinde bu aralar yoğun geçiyor çocukluk arkadaşlarımdan biri daha evlendi.Bu arada gerek çocukluk arkadaşlarım gerekse okuldan dostlarım arasında tek bekar ben kaldım.Benim için tuhaf bir durum :) dostluklar bozulmuyor ama  hayat evlenenlere bi takım sorumluluklar yüklediği için haliyle ortak paydalar eskiye nazaran azalıyor.Ben tüm dostlarımın düğününe müzmin bekar olarak katıldım ama sanırım benim düğünüm olsa herkes evli barklı çocuklu olarak katılıcak :D  Neyse çeyiz serme,kınaydı,düğündü filan şu son günler baya güzel geçti.Hıdırellezi de atlattık ben yine ne bulduysam astım,kestim,diledim :D

Doğum günüm yaklaşıyor ilk defa bayanların belli bir yaştan sonra yaşlarını neden sakladıklarını bugünlerde idrak etmeye başladım çünkü ben artık 27 olucam.Yaşımın büyümesi hiç hoşuma gitmiyor :D keşke 20-25 arası olsa yaşım diyorum;salakça bir psikoloji bu ama uzun sürmez biliyorum :)

Geziyorum,tozuyorum gülüyorum,ağlıyorum günlerim böle geçiyor.

Dün de ne zamandır çeyiz düzmediğimi farkedip ikeaya bir ziyaret gerçekleştirdik şimdi bunlara bakalım içimiz açılsın :)


*Günlük çatal kaşık bıçak takımı;17,95 tl
*Mutfak makası;3,95 tl
*Rende;4,95 tl
*Dondurma kalıbı;4,50 tl



Beyaz çerçeveleri kafamdaki projeler için aldım.
*2'li beyaz çerçeve;4,95 tl
*beyaz kabartmalı çerçeve;7,95 tl
*fener mumluk;6,95 tl

Bu arada fenerin şeker pembesi,bebek mavisi ve kırmızısını da almayı düşünüyorum ama dün sadece beyazı ve siyahı kalmıştı.

Daha sonra beyaz farklı boyda farklı desende çerçevelerde alınacaklar arasında çünkü onlara da düğün resimleri koymayı düşünüyorum :)

hayal kuruyorum desek daha yerinde olucak sanırım :D




*8'li ahşap askı;8,95 tl
                                                         
Daha sonra bi kaç posta daha askı alınacak.Bu arada üzeri çıtır çiçek desenli satenle kaplı ve fiyonkla süslü askılar çok hoşuma gidiyor alacağım askıların bi kısmı da öyle olucak.
* Seramik kurbağa çöp kovası;ablamın hediyesi
Sankim gözleri bağa benziyir :D



*yaprak formunda 3'lü servis;bir züccaciyeden 17 tl


*nevresim takımı;110 tl(sanırım bunda kazıklandım çünkü başka bir yerde aynı desenin farklı rengine 80 tlye rastladım :S )

Herşey aslında bir heves bir özenç ama benim için aslolan sağlık ve huzur.Allah herşeyin hayırlısını versin huzur olmadıktan sonra eşyaların bi önemi olmuyor çünkü.