25 Mayıs 2012 Cuma

Hatıra Gömleği :)

Konu hırsızı oldum galiba ben bunu bikaç keredir yapıyorum; bi blogta okuduğum post o an bana ilham verip o konuda söylemeyi düşündüğüm sözler zaten varsa hadi an bu an şimdi yaz bakalım diyorum :)

Hepimizin geçmişinde hatıra defterleri olmuştur. Çocuk aklıyla yazılmış masumane defterler. Bizim birde anket defterlerimiz vardı ;adın ne, kaç yaşındasın, göz rengin ne, en çok hangi yemeği seversin, en sevdiğin artistler? hani büyünce çocuğu olursa sanki beni küçük oğluna alcak türden sorular :D

Bizim bir anket Banu'muz vardı kız çok kısa aralıklarla o anket defterini yenilerdi. Soruların yanıtlanması için defter, cevaplayan kişide yatılı kalırdı, uzun süre cevaplanmazsa anket defterimi alabilir miyim die trip yapılırdı filan :)

Bu Banu bigün bizi canımızdan bezdirmişti; daha yeni cevapladığım anketi yeni bir defter yapıp o zamanın meşhur sanatçılarının resimlerinide kesip yapıştırıp süsleyip püsleyip tekrar getirmişti  bikeresinde artık cevaplamıyoruz tüm sorulara verecek cevabımız hala aynı git soruları değiştir gel demiştik :D

Anket defteri mahallede yaygındı. Okulda ise hatıra defterleri vardı. Hatıralara çok sadığımdır sadece bu defterler diil bana verilmiş bir çöpü bile hala saklarım.

Kırmızılı ilkokul, ortadaki ortaokul, tweety'li olansa lise hatıra defterim :D
Hele benim defterlerimin komikliğine; küçük yaşta aşkı meşki çağrıştıran sevgilili filan, hele şu gözlüklü alen delon kılıklı herife ne demeli :D onlar hediye gelmişti hatırlıyorum.
Birtek lise defterim kendi zevkimin ürünü fakat şekil önemli diil içerikler benim için paha biçilemeyecek derece önemli ve değerli :)

Bu defterlerin içleri o kadar komik ki bazen gülmek için açıp bakıyorum. Hatıra defterlerinin klasik lafları vardır, hepimize yazılmıştır.

Bana bu kalbin kadar temiz defterden bir sayfa ayırdığın için tşkler, mavi önlükle başarılar, beyaz gelinlikle mutluluklar :D

Allah'ım laflara bak ya tam gülme krizine sokmalık :D
Şimdi bu temennileri bi derece algılayabiliyorum da ortaokulda yazılan şu satırları lisede sayısal bölüm okumuş olmama rağmen hala algılayamıyorum.
Bu nasıl bir kimyasal reaksiyondur ? :D

Sevgili arkadaşım bana altın defterinden gümüş  bir sayfa ayırdığın için sana çok tşk ederim.
Altın defterden gümüş sayfa nasıl çıkıyo? :D
Acaba Fulya, Allah cezanı versin bu güzelim defterin en çirkin sayfasını bana mı ayırdın demek istio acaba ama yok hayır ben herkese verirdim arzu ettikleri yere yazarlardı:D

Şaka yapıyorum ya Melek çok tatlı bir kızdı ve onu çok severdim :)

Bi kaç mani yazayım bari(ilkokuldan)
Dozer geliyor Dozer 
kaçılın yoldan ezer 
arkadaşım Fulya
Figen'den de güzel
Evet bu kız ile hala aynı sokakta oturuyoruz ondan çok daha güzel olduğum kanısındayım bende; 20 sene önce neyse durum hala aynı :D

Dolmuş geliyor dolmuş
dolmuşun rengi solmuş 
bakın Fulya doktor olmuş
hadi ordan Fulya bi bok olmadı :D

60+60=120
bana derler İzmirli hiç dinlemem kimseyi
aferin iyi mok yiyon kimseyi dinlemiyonda:D

bunu yazan çok yakınımda yarın göstereyim de o da gülsün :D

Seninle bazen kavga ettiğimiz oluyor ama ben yine de seni çok  seviyorum Bugün doğum günün değil ama ben yinede doğum gününü kutluyorum.
lan o gün doğum günüm diilse nie kutluyon :D

hayat bir vişne iç iç kişne :D

biri de varki bana hayatın dikenli tellerinde başarılar dilemiş :D

Sizi büyükler, hayatı yol mu zannediyorsunuz o üzerinde yürüdüğünüz bir tel tamam mı tel parçası öğrenin lütfen benim ilkokul arkadaşlarımdan:D

sepet sepet yumurta sakın beni unutma
unutursan küserim mektubumu keserim

ilkokulda masumane temennilerde bulunup, yer yer kıskançlıklar yapılıyorken serpildikçe kızlarımız erkekleri, aşkı öğrenmiş ve maniler bu yönde gelişmiş :D

ortaokuldan;

iplik serdim sicime
güvenme el piçine
yar üstüne yar sevmiş 
o gidiyor gücüme

Gamze erkek milletini 97 yılında öğrenmiş bense 2012 yılında filan anca  çözdüm idrak ettim ki hala erkekler konusunda tecrübe sahibi değilim :D

Gamze onlara güvenmemeyi çoktan öğrenmiş yazık bana ben salak hala güveniyorum :D e napim bir erkeğe ilk merhabayı 22 yaşında kazulet bi yaşta dersen olacağı budur; muşmula gibi bakar kalırsın :D

Benim hayattan bir çıkarımım var; ben küçükken sevgili edinen kızlara kızardım ama onlar haklıymış çünkü onlar aşna fişneyi küçük yaşta öğrenip erkek milletini çözüp yaşları evlilik çağına geldiğinde  evlendiler bense çok geç bi yaşta öğrendim bu işleri. O nedenle yaşım 28 oldu ve evlenip çoluk çocuk sahibi olmam gereken yaşta ben hala aşk meşk işlerini elime yüzüme bulaştırıyorum :D beceriksizim kabul ediyorum

kara kara kazanlar
kara yazı yazanlar 
cennet yüzü görmesin
aramızı bozanlar


dokuz tane sev 
onuncusu olmayayım
gerçekten sev
sonuncusu olmıyayım

bu nasıl bir istektir yarabbim erkeğin hayatında nasıl bir konuma sahip olmak istio ben anlamadım :D

Elma attım denize
geliyor yüze yüze
anne evi temizle 
sevdiğim geliyor bize
kız kocaya mı kaçıcan o yaşta henüz 13 yaşındasın otur dersini çalış ne bu manidar laflar :D

Kızlar kadın olmaya 
kadınlar bir enayi bulmaya
 erkekler enayi olmaya mahkumdur

ahh o enayiyi birde ben bulabilsem:D

Lisedeki paylaşımlar ise çok başka ve anlamlı çünkü çok aklı selim yaşta yazıldılar 17 yaşındaydık hepimizde.
verilen öğütler çok yerinde ve çok gerçekçi.

Benim eğitim hayatım boyunca tek geçtiğim sınıfım lise 2 ve 3 tür yani fen bölümü öğrencileridir; biz 18 kişilik bir sınıftık 11 erkek, 7 kız. Tembel ve belalı bir okulda başarılı ve düzgün öğrencilerdik. Sayısalı seçen azdı bu nedenle özel bir sınıfta okumuş gibi olduk. Öğretmenlerden özel muamale gören bir sınıftık. Hemen hemen herkes şu an bi meslek sahibi oldu. Öğretmen, hemşire, ebe, mühendis, kimyager çıktı bizim sınıftan .Hani bloğumda hep değindiğim Şengül, Duygu arada değindiğim okul birincisi Sibel işte bu sınıfın üyeleri :)

Mezun olacağımız gün hatıra defterinin yanısıra  birde bir okul gömleğimi(şu an içine sığamadığım) hatıraya dönüştürmüştüm.

Gömleğin kollarına ve yakasına çiçekler yapmıştım :)
gömleğin alt kısmını ise taş devrinden kalma gibi ne akla hizmetse zigzag kesip keçeli boya ile geçmiştim:D

Arkadaşlarıma, öğretmenlerime, müdür yardımcımzıa varana kadar imzalatmıştım.

Herkesin bir lakabı vardı ve kim ne ile anılıyorsa onu resmedip altına bişiler döktürmüştü :)

Bunlar genelde sınıfın erkekleriydi.

Kızlar herzamanki rutinden beni unutma filan şeklinde imzalarını atmışlardı :)


18 Mayıs 2001 miş :)

Oturan boğa lakaplı Gökhan kendini çizmiş :D
Cem salağı Fenerbahçe hastasıydı gömleğin heryerine Fenerbahçede oynayanların adını yazmıştı :D
Cemi kışın adliyede gördüm katiplik sınavlarında; eskisi gibi hala aptal olduğu için konuşmadım çünkü onu facebooktan(2008 yılıydı ben bu siteye sadece 3 hafta üye oldum ve hala üye değilim) bulmuş msnde görüştükten sonra salak saçma sohbetlerinden sonra silmiştim :D

Ahmet sınıfımıza Mersin'den gelmişt lise sonda  ama onu aramıza hemen katmıştık hiç yabancılık çektirmedik.
O sınıfın sanatçısıydı; gitarı vardı arada getirip sanki kumsalda gitar partisi veriyornuş gibi partiler verirdik :D

Ahmet'e gömleği karalaması için verdiğimde kendini anlatan çok süper bişi çizmişti :)
Bu arada ben çok pısırık ve sessiz bir çocuktum arkadaşlarımın önerilerinden ve hocalarımın karaladıklarından anlaşılacağı züere :D
Ahmet çok sessiz olduğumu, biraz aktif olmamı söylemiş :) ben ve sessizlik şimdi inanaması çok güç :)
o mavi karartılarda bak şimdi dikkatimi çekti ahmetin parmak izi onlar :D
Ömerle ikisi ozan gibi karşılıklı atışmalarını yazmışlardı üzerine su dökülen bölüm  ve ikisnin parmak izi var orada:D



Tarih hocamız  Emine Çoker'in benim kızımda yapmıştı ama 3-4 sene sonra sıkılıp atmıştı send atarsın dediği gömleğim 11 senedir hala elimde ;)




Biz çok düzgün çocuklardık öğretmenlerimizede değer verirdik onların masa örtüsü yok die para toplayıp masa örtüsü almıştık sınıfımızı güzelleştirmek  ve onların daha güzel bir ortamda çalışabilmeleri için.

Bu arada okulda sadece bizim sınıfımızın kapısında kilit vardı ve okul çıkışında sınıfımızı kilitleyip giderdik biz. Okul yönetimi bunun mümkün olamıycağını sölese bile hocalarımız bu sınıfın farklı olduğunu buana izin verilmesi gerektiğini söylemişlerdi.
Biz kitaplarımızı okulda bırakabiliyorduk taşımamızaagerek kalmıyordu. Bu arada sınıfın kapısına kilit vurduğumuz için okulun hizmetlileri sınıfımızı temizleyemiyorlardı ve biz sınıfça sınıfımızı temzilerdik; erkeklerin gazete ile cam sildiğini, kimilerinin sıraya çıkıp elinde toz bezi lambayı sildiğini bilirim. Ağır işleri erkekler yaopıyordu :D


Bütün sıraları deterjanlı bezlerle silerdik. Kara tahtaya kovayla su döküp yıkardık tebeşir tozundan eser kalmazdı :D

Neyse işte o masa örtüsü biz artık mezun oluyorduk öksüz gibi okulda kalamazdı o örtüyü 18 eşit parçaya kesip hepimize dağıtmıştık.Ve üzerine sınıfın oturma planını yazmıştık. Ben hala saklıyorum pencere kenarında sibelle oturuyordum :)
arkamızda bilge ile duygu :)
şu gördüğünüz bez parçasının işte böyle bir anlamı var :)

Ahh söyleyecek daha o kadar çok şey var ki bu bile size göre çok uzun oldu ama ben daha bişi anlatmadım :)

2 yorum:

Endi'nin Mutfağı dedi ki...

ayy aldın beni ilkokuldan başlayıp liseye kadar götürdün ne güzel bir konu olmuş bu:) Konu hırsızlıgı demeyelim de fikir alışverişi diyelim bence bu harika posta :)
Sevgiler

Adsız dedi ki...

cok keyıflı olmus sen ne guzel saklamıssın benımkıler su an hangı coplukte bılmıyorum bıle :) anket defterlerını bak unutmusum :)