11 Ekim 2015 Pazar

TOKGÖZ İNŞAAT- İZZETTİN TOKGÖZ/iZMİR

Sevgili blog okurlarım öncelikle hepinize merhaba. Uzun bir aradan sonra size güzel bir tatil postu ile dönüş yapmaktı niyetim ama şimdi yazacaklarım insanlığa çok daha faydalı olacak bir paylaşım. Aslında kentsel dönüşüm konusunda bloğumda bir paylaşım yapmıycaktım kendime söz vermiştim ama..
Bugün günlerden pazar ve sabahın 10'undan itibaren kapımızın önünde bir kazı çalışması var. Günlük nafakasını çıkarmaya çalışan yaşlı bir amca durduk yere azar işitiyor(ki tüm bunların sorumlusu evimizi yapan müteahhittir) ve sadece pazar günü dinlenebilen insanları rahatsız ediyor. O amcanın işittiği azar vicdanıma fazlasıyla dokundu ve bugün kısıtlı olan internetime rağmen, zor şartlarda da olsa, saatlerce sürecek de olsa insanlığa faydalı olması açısından bloğumda bir yazı dizisi hazırlayacağım. Dediğim gibi bu konulara değinmeyi düşünmüyordum ama insanlığın zarar görmemesi adına faydalı olacak. 
Paylaşımlarin konusu; malumunuz günümüz Türkiye'sinin her yerinde muhakkak varolan bir gündem maddesi 'Kentsel Dönüşüm', getirdikleri ve götürdükleri ve hiç şüphesiz ki işin en önemli kısmı olan çalışacağınız müteahhit yani evinizi, arsanızı, ana-baba veyahut dede yadigarı toprağınızı, doğup büyüdüğünüz evi, kısacacası tüm hatıralarınızı, tüm değerlerinizi kime emanet yani kime teslim edeceğinizdir. Biz kentsel dönüşüme nasıl karar verdik ve o aşamada ailecek neler yaşadık bu farklı bir paylaşım konusu olucak. Hangi müteahhitle çalışırsınız bilemem ama hangi müteahhitle asla çalışmamanız gerektiğini çok iyi biliyorum veyahut çalışacaksanızda çok sıkı önlemler almaniz için uyarıyorum biz yandık siz yanmayın misalidir bu işler. İnsanlar ev alıcağı zaman girip internette bir ön araştırma yaparlar ya işte bu sebeple olur da bu müteahiti arayan veya yaptığı işleri görmek isteyen olursa buyursun görsün. 

Biz evimizi İzzettin Tokgöz isimli müteahhite verdik. Bu şahısla çalışmak durumunda kaldık(evimiz mirastı bu nedenle müteahhit araştırma gibi bir durumu yaşayamadan mecbur önümüze gelene ev verdik gibi bi durum oldu bizde ama sizler iyi araştırın derim)
Size en başından beri anlatıcak bi dolu şey var; hangi birini anlatıcağımı, nasıl bir sıraya koyacağımı inanın bende şaşırdım evet ama bugünkü konudan devam edeyim ve müteahhitin yaptığı işlerle ilgili size ilk anlatıcağım bunlar olsun, olsun ki google'da firmayı araştıranlar bu yazımla karşılaşsınlar ve zarar görmesinler.

Şu an kentsel dönüşüm nedeniyle semtimizin pek çok noktasında fiber internet altyapı çalışmaları var. Sokaklar kazılıyor ve internet kabloları döşeniyor. Bizim mahallemiz de bunlardan biri. Mahallemiz kazılırken bizim evin önüne gelindiğinde tüm mahallede elektrikler kesildi. Bizimle birlikte tüm sokak mağdur oldu. Devletin elektrik kurumu gelip müdahale etti hemen. Sokağın elektriğini bizim evin elektriğinden ayırdılar ve mahalleye elektrik verildi fakat bizim önce kopan kablolarımız tamir edilmek durumundaydı. Kablolar niçin koptu biliyor musunuz? 
Tamamiyle müteahhitin ve inşaatının elektrik işlerini yapan elektrikçinin sorumsuzluğu, saygısızlığı başka hiçbir şey diil. Ben inşaatçi diilim, anlamam da ama yetkili kişilerden duyduğum kadarı ile söylüyorum ki bir binanın elektrik, su vs gibi şeyleri en az 70 cm derinliğe yapılmalıymış ki yarın bir gün o sokakta bir kazı çalışması olduğunda zarar görmesinmiş. İşte bizim evin elektrik telleri sizinde resimlerde göreceğiniz üzere yaklaşık 12 cm gibi bir mesafeden döşendiği için en ufak bir kazıda kopmaması mümkün diil. Bizim başımıza geldi öğrendik siz de bu müteahitin nasıl iş yaptığını gözlerinizle görün istedim. 

Size ispatları ve en yalın haliyle durumu şöyle özetleyebilirim. Görseller tarafımdan çekilmiştir.

9 Ekim Cuma günü sokağımızda telekomun fiber internet için kazı çalışmaları vardı görüldüğü üzere.


Ekibin hiç bir suçu yok çünkü belli bir cm'e kadar kazmak zorundalar. Burada bir sıkıntı yok adamlar işini yapıyor. Fakat sıkıntı şurada ki hiçbir komşumuzun elektrik altyapısı zarar görmezken bizimkisi kazı sırasında koptu çünkü 12 cm derinliğe yapılmıştı bizimkisi. Burada işini sorumsuzca yapan müteahhit ve inşaat işlerini yapan elektrikçi firmadır. Baştan savma, insan canını tehlikeye atacak şekilde yaptıkları işçilik işte budur. Herkesi elektrik çarpabilir veya ev komple yanabilirdi. 





Bu arada bu fotoğrafta görünen yaşlı amca evimizin elektrik işlerini yapan firmanın sahibidir. Sokağımızın yaşadığı mağduriyet( bütün sokak elektriksiz kaldı saatlerce)  neticesinde müteahitimize ve elektriği yapan firmaya ulaşıldı binbir zahmetle ve afra tafra ile.. Sıkıntı giderilmek için gelindi evet ama devletin elektrik kurumu elektrikçinin yaptığı işi beğenmedi ve ben bu binaya elektrik veremem tekrar yapsın dedi. Mahallemize elektrik verildiği halde biz bir kaç saat daha elektriksiz kaldık. Bu beyefendiye tekrar ulaşıldı devletin kurumu yağtığın işi beğenmedi gel tekrar yap denildi ve tekrar geldi. 



 Bu da Türk Telokom çalışanlarinın Gediz Aş. ye durumla ilgili yazdığı tutanaktır.
Bu arada tüm bunlar olurken müteahhit ve elektrikçiye ulaşabilmek için şarjı biten telefonlarımızı sokakta başka inşaatın şantiyesinden şarj ettik. Yaşadığımız mağduriyetlerin gerisini varın siz düşünün artik.


Bugün günlerden pazar ve elektrikçi firma kazı yapıyor ki yukarıdan döşenen elektrik hattını biraz daha aşağıya indirmeye çalışıyorlar. Evet müteahit yaptığı işi temizlemeye çalışıyor ama bunca mağduriyetten sonra inanın bir önemi yok. Baştan yanlış iş yapılmayacaktı ya da her önüne gelen müteahit olamamalıydı, insanlar mağdur olmamalıydı. 

Not: Bugünkü paylaşımda sadece elektrik hattınin nasıl yanlış döşendiğini ve canımızın nasıl tehlikye atıldığına değindim. Bir başka postta çok sevgili müteahhitimiz İzzettin Tokgöz'ün yaptığı binaları ve yaptiğı binalarda kullandığı pimapen, laminant, kapı, klozet vs gibi şeyleri detaylıca göstereceğim. İnsanlığa faydamız dokunsun başkalarının canı yanmasın hiçkimse mağdur olmasın.